Şiddet algısını ölçmeye ve dijital medyanın bu algıya etkisini analiz etmeye odaklanan bir araştırma, ortaokul ve ortaöğretim düzeyindeki öğrenciler arasında yürütüldü. Elde edilen bulgular, dijital ortamların şiddet türünü nasıl değiştirdiğini ortaya koyuyor; katılımcılar, şiddeti en çok dijital ortamlarda gördüklerini belirtiyorlar. Yaş ilerledikçe öğrencilerin çevrimiçi maruz kaldıkları şiddet algısının güçlendiği gözlemleniyor ve özellikle sosyal medya üzerinde paylaşımların veya etkileşimlerin şiddet olarak değerlendirilebileceği durumlar öne çıkıyor.
Araştırma kapsamındaki bazı önemli bulgular: Sabah’tan Burcu Şen’in haberine göre şu durumlar şiddet olarak tanımlanmıştır: bir sosyal medya gönderisini kasıtlı olarak beğenmemek—ortaokul öğrencilerinin %16.6’sı, ortaöğretim öğrencilerinin ise %15.9’u; sosyal medya gönderisindeki beğeniye kasıtlı olarak geri çekilmek—ortaokul öğrencilerinin %17.5’i, ortaöğretim öğrencilerinin %17.3’ü. Ayrıca bir gruptan çıkarılmamak dijital ortamda en çok karşılaşılan şiddet biçimlerinden biri olarak öne çıkıyor: ortaokul %88.5, ortaöğretim %92.3 oranlarında bu durum şiddet olarak değerlendiriliyor.
Dijital tehdit ve paylaşım güvenliği ile ilgili ifadeler de şiddet olarak nitelendirildi: özel bilgi veya fotoğrafların internet ortamında paylaşılmasıyla ilgili tehdit edilmek, ortaokul öğrencileri arasında %88.5, ortaöğretim öğrencileri arasında %92.3 oranında şiddet olarak kabul edildi.
Grupta kalmama ve etkileşim baskısı gibi konular, dijital platformlarda cinsiyete göre farklılıklar gösterebiliyor: Bir gruba alınmamak sorusuna kızlar %49.3, erkekler %42.5 yanıt verirken; bir arkadaşın beğenisini kasıtlı olarak geri çekmesi durumunda kızlar %38.1, erkekler %28.8 şeklinde yanıtladı. Ayrıca bir arkadaşın gönderinizi kasıtlı olarak beğenmemesi sorusuna kızlar %51.2, erkekler %35.4 ile karşılık verdi.
Öğrencilerin ‘diğerleri gibi davranma baskısı’ altında hissettiği durumlar da rapor edildi: kız öğrencilerinin %36.1’i, erkek öğrencilerin %29.5’i bu baskıyı yaşadıklarını belirtti.