Osmanlı İmparatorluğu’nun en uzun süre tahtta kalan padişahı Kanuni Sultan Süleyman, Zigetvar Seferi sırasında vefatının üzerinden 459 yıl geçmesiyle anılır. Hayatı, seferlerle dolu bir dönemin izlerini taşıyan bir hükümdarın portresini çizer.
TRABZON’DA DOĞDU 6 Kasım 1494’te, babası Yavuz Sultan Selim’in sancak beyi olarak bulunduğu Trabzon’da doğdu. Çocukluk yıllarını bu şehirde geçiren Süleyman, eğitim için Topkapı Sarayı’ndaki Enderun’a gönderildi ve gençlik yıllarında Saruhan Sancak Beyliği’nde görev aldı.
TAHTA ÇIKTI Babasının vefatı üzerine İstanbul’a gelen Kanuni, 30 Eylül 1520’de Osmanlı İmparatorluğu’nun padişahı olarak tahta çıktı. Bu dönemde ilk seferini 18 Mayıs 1521’de Belgrad’a yaparak şehri Osmanlı topraklarına kattı ve ardından Akdeniz’de söz sahibi olmak için Rodos’a yöneldi.
İLK SEFERLER VE YÖNETİMİNDEKİ DEĞİŞİMLER Rodos seferinden dönüşünde Pargalı İbrahim Paşa’yı 1523’te veziriazam olarak atayan Kanuni, Akdeniz’deki hegemonya çabalarını sürdürdü. 1532’de Barbaros Hayreddin Paşa’yı donanmanın başına getirerek deniz kuvvetlerini güçlendirdi. Irakeyn Seferi ile Safevi rakiplerine karşı ilerlerken Tebriz ve Bağdat’ı ele geçirdi. İç politikada ise Pargalı İbrahim Paşa’yı 1536’da idam ettirdi.
ŞEHZADE MUSTAFA’NIN İDAMI 1536’daki Preveze Deniz Zaferi’nin ardından içteki taht mücadeleleri izledi. Babasının doğu seferinde kendisini ziyaret etmek isteyen Şehzade Mustafa’yı otağında idam ettirdi. Ardından Süleymaniye Camisi’nin yapımı için Mimar Sinan’a köklü bir eser emanet edilerek inşaat süreci başlatıldı; cami 1557’de açılarak kullancılarına kavuştu.
HÜRSREM SULTAN’IN VEFATI VE ÇOCUKLARI 1558’de Hürrem Sultan’ın kaybı, Kanuni’nin hayatında önemli bir dönemeç oldu. Oğulları arasında Bayezid ve Selim arasında geçen siyasi çekişmeler, Amasya ve Konya sancaklarının yeniden düzenlenmesiyle sonuçlandı. Bayezid’in Safeviler’e sığınması, Şah Tahmasb’a ödünç verilen karışık bir pazarlık sürecini beraberinde getirdi ve 1562’de Bayezid ile diğer oğlu Şehzadeler’in akıbeti trajik bir sonla sonuçlandı.
KANUNİ’NİN SON SEFERİ 1565 Malta Kuşatması’ndan sonra Zigetvar Seferi için yola çıkan Kanuni’nin 72 yaşında 7 Eylül 1566’da Zigetvar Kalesi kuşatması sırasında vefat ettiği bildirilir. Cenazesinin gizli tutulduğu bu süreçte naaşı tahta gömülmüş ve 42 gün sonrası fetih haberinin alınmasıyla ardılı II. Selim’e haber verilmiştir. Uzun süre tahtta kalan hükümdar olarak, Süleymaniye Camii’nde gerçekleştirilen cenaze sonrası türbesine defnedildi.
KANUNİ’NİN DEĞERLENDİRMESİ 46 yıl gibi uzun bir süre devleti yöneten Kanuni, Batı’da “Muhteşem Süleyman” olarak anılan bir figürdür. Doğuda ve batıda pek çok esere imza atan hükümdar, 6 milyon 557 bin kilometrekare olan toprakları 14 milyon kilometrekareye çıkarmış; tek bir kanunnamenin hazırlayıcısı olarak da hatırlanır. İstanbul’da su tesislerini yenileyip bölgenin altyapısını güçlendirdi; Süleymaniye medreselerinde matematik ve tıbbın, Sahn-ı Seman medreselerinde hukuk ve ilahiyatın okutulduğu bir eğitim sistemi kurdu. Şair kimliğiyle öne çıkan Kanuni’nin divanı 2 bin 779 gazelden oluşur ve onun, tarihte en çok gazel kaleme alan kişi olarak bilinir.